A Quiet Place: The Road Ahead İnceleme

Atarita'da reklam ve sponsorlu içerikler açıkça belirtilmiştir. Bunun dışındaki hiçbir içerik ticari bir ortaklık sonucunda hazırlanmamıştır. Bkz: Editöryel Standartlar

Paylaş

A Quiet Place: The Road Ahead inceleme kopyası, Saber Interactive tarafından Atarita’ya gönderilmiştir.

A Quiet Place serisi son yıllarda oldukça revaçta görünüyor. Bu evrene şimdiye kadar 3 film yaptılar ve bana göre hepsi de birbirinden başarılı konumda. Özellikle korku filmleri ve yapımları ile arası olmayan ben bile severek izlediğimi bilirim. İlk filmin verdiği gerilim, ikinci filmin verdiği hayatta kalma ve Day One filminin verdiği çaresizlik hissiyatı bence oldukça güzeldi. Peki A Quiet Place: The Road Ahead nasıl bir oyun? Yani filmlerde gördüğümüz özellikleri birleştirebiliyor mu? Pek sayılmaz ama biraz daha detaylandırmak gerekiyor tabii.  

Seriyi bilmeyenler için

Öncelikle A Quiet Place serisini bilmeyenler için kısa bir özet geçmek istiyorum. Bu evrende uzaydan gelen sese duyarlı yaratıklar dünyayı ele geçirmiş durumda. Az sayıda kalan insanlık ise dışarıda erzak bulmaya ve ses çıkartmamaya özen gösteriyor. “Listeners” veya “Death Angels” olarak isimlendirebileceğimiz bu yaratıklar anlayacağınız üzere ses duyarlı. Yani çıkardığınız her ses onlar tarafından bir tehdit olarak algılanıyor ve sizi yok etmeye odaklanıyorlar. Bu sebeple bastığınız yere dikkat etmeli ve sürekli fısıltılar ile konuşmalısınız, yoksa çok yaşamazsınız.

A Quiet Place: The Road Ahead inceleme kopyası, Saber Interactive tarafından Atarita'ya gönderilmiştir.

İlk filmi izlediğimde pek benlik olmadığını hissetsem bile aslında mantıklı bir korku/gerilim filmi olabileceğini düşünmüştüm. Çünkü sessiz durmak zorunda olan bir ailenin dramasıyla baş başa kalıyorduk. Keza ikinci filmde de oldukça güzel anlar vardı diyebilirim. İşte bu sebepleri de göz önüne alırsak seriyi sevdiğim için oturdum oyunun başına. Normal şartlarda korku veya gerilim oyunlarıyla hiç aram yoktur, mümkünse de oynamam. Ama A Quiet Place: The Road Ahead tamamen seriye duyduğum ilgi dolayısı ile takip ettiğim bir oyundu diyebilirim.

Tabii ki sessiz kalacağız

Oyunumuzun ana karakteri astım hastası olan bir kadın; Alex. Hastane adı verilen ve hayatta kalanların sessiz sessiz yaşadığı bir sığınma kampında barınan Alex burada babası, sevgilisi ve müstakbel kayınvalidesi ile gül gibi geçinip giderken bir gün kampı için erzak aramaya çıkmasıyla tüm hayatı değişiyor. Aslında oyun bizlere hem günümüzü hem de geçmişi anlatma konusunda iyi bir iş çıkartıyor. Yani bizleri bazen olayların başladığı ilk güne götürürken, bazen ise daha olaylar yokken karakterlerimizin nasıl hayatlara sahip olduğunu güzelce gösterebiliyor.

Tabii işin sonunda da günümüze dönüp yine hayatta kalmaya çalışan Alex’i kontrol ediyoruz. Tüm mutluluklardan, arkadaşlıklardan, aileden uzak ve yalnız başına hayatta kalmaya çalışan Alex, üstüne üstlük astım hastası. Yani ses çıkartmamanız gereken bir evrende astım hastası olarak hayatta kalmanın ne kadar zor olduğunu herhalde benim gibi bu hastalığa sahip olanlar çok iyi anlayacaktır. Nefes darlığı ve öksürük tetiklenmesi ile en üst seviyeye çıkan bu hastalık doğal olarak istemsiz hırlamalar, öksürükler ve derin nefes alışlar eşliğinde bol bol ses çıkartmanıza sebep oluyor. 

A Quiet Place: The Road Ahead inceleme kopyası, Saber Interactive tarafından Atarita'ya gönderilmiştir.

Şimdi bir korku/gerilim oyunu yaptığınızda ve oyuncuların yeri geldiğinde mecburen ses çıkartmasını istediğinizde böyle bir sisteme başvurmak oldukça mantıklı aslında. Çünkü zaten bir oyuncu bu yapıma başlarken ses çıkartmaması gerektiğini biliyor ve attığı her adımı ölçüp biçerek ilerliyor. Bu sebeple klişe bile gelse de astım hastalığını karaktere yüklemek ve hikâye içerisinde ona zor anlar yaşatmak en mantıklı seçenek olmuş burada.  

Bastığın yere dikkat et

Atılan her adımın ölçüp biçildiğine değindik az önce ama bunu biraz açmak gerekiyor. A Quiet Place: The Road Ahead içerisinde gerçek anlamda bastığınız her adım sizin sonunuz olabilir. Yolda yürürken basacağınız cam kırıkları, yapraklar ve hatta su birikintileri bile Listeners’ın tetiklenmesine olanak tanıyor. Bu yüzden oyun size hızlı yürüme ve yavaş yürüme mekaniği sunmuş. Farenin orta tekerleği ile karakterimizin hızını ayarlama imkanımız var. Bu tarz su birikintisi veya çalı çırpı arasından geçerken karakteri en yavaş şekilde yürütmek hayat kurtarıcı olacaktır. Keza etrafta gördüğünüz kapıları açarken de oldukça yavaş olmalısınız. Bir kapı gıcırtısına ölmek istemiyorsanız tabii. Eğer haldır huldur koşup gideyim derseniz işte son nefesinizi verirsiniz anlamına geliyor. Çünkü oyunda belirli bir “kaçma” mekaniği yok.  

Evet, doğru duydunuz. Oyunda kovalamaca veya kaçma mekaniği bulunmuyor. Eğer yüksek bir ses çıkartırsanız hayatınız oracıkta son buluyor. Yaratık tepenize biniyor ve son kayıttan geri başlamanız gerekiyor. Aslında bu tarz bir oyunda kaçma mekaniğinin olmaması gerçekten saçma geldi bana. Evet belki çizgisel ve açık dünyaya sahip olmayan bir oyun ama çok fazla saklanılabilecek alan mevcut. Yani bir bölge içerisinde gezinirken yaratık bizi duysa ve biz de kaçsak, emin olun bir sürü saklanacak alan bulabilirsiniz kendinize. Ki zaten yaratıklar kör, neden böyle bir mekanik tercih edilmemiş pek anlayamadım doğrusu. Her yüksek ses çıkarttığımızda sonumun geleceğini bilmek de haliyle oyunun korkutuculuğundan bir miktar götürmüş durumda. Senaryo akışına göre 1-2 tane kaçma sistemi eklemişler ama genel oyunda ne yazık ki kullanılamıyor.

A Quiet Place: The Road Ahead inceleme kopyası, Saber Interactive tarafından Atarita'ya gönderilmiştir.

Öte yandan kullandığımız bazı araç gereçlerden de bahsetmek lazım. Mesela Phonometer, yani fonometre. Bu alet sayesinde çıkarabileceğimiz ses seviyesini ve o an çıkarttığımız sesin şiddetini görebiliyoruz. Neredeyse tüm oyun boyunca elinizde bu cihazla yürümek ve olabildiğince sessiz kalmaya çalışmak fena bir mekanik değil. Daha önce denendi mi? Muhtemelen. O yüzden muhteşem bir yenilik gibi bahsetmeye gerek yok ancak A Quiet Place gibi bir evrende fonometre kullanmak biraz komik hissettiriyor. Neticede bu bir korku oyunuysa ve ses çıkartmamam gerekiyorsa, o zaman benim o gerilimi kendi başıma yaşamam gerekirdi. Yani ne kadar yüksek ses çıkarttığımı gösteren bir alet sayesinde bölümleri çok kolay bir şekilde geçebiliyorsunuz.

Karakterimiz astım hastası olduğu için yanında astım ilacı da gezdiriyor elbette. Aslında bu ilacı sağda solda bulma imkanınız var fakat öyle saçma yerlere koymuşlar ki, ne alaka diyorsunuz. Örneğin izbe ormanlık bir alanda yürürken yerde astım ilacı bulmak pek mantıklı değil. Bu ilacı kullanmadığınız zaman karakter bir astım krizine giriyor ve doğru zamanda doğru tuşa basarak krizi dindirmeye çalışıyorsunuz ama tüm oyun boyunca bunu sadece 1 kere yaşamam da ayrı bir komiklik. Çünkü en saçma yerde bile astım ilacı bulma durumunuz söz konusu.  

Bir olmamışlık var sanki

A Quiet Place: The Road Ahead, bizlere gösterilenden biraz daha farklı bir atmosfere sahip ne yazık ki. Yayınlanan fragmanlarda oyunun oldukça gerici ve korkutucu bir atmosfere sahip olduğunu görebilirsiniz ancak işin özü öyle değil. Yaratıkların sadece yüksek ses çıkarttığınızda geleceğini bildiğiniz için bir müddet sonra yürüme simülasyonuna dönen bu yapım, haliyle akıcılığından da kaybediyor. Aslında “bu bir yürüme simülasyonu değildir.” diyen de olmadı ama bu kadar sığ olmasını da kimse beklememiştir herhalde. Çünkü bize gösterilen çok daha farklı bir şeydi doğrusu.  

A Quiet Place: The Road Ahead inceleme kopyası, Saber Interactive tarafından Atarita'ya gönderilmiştir.

Hikâye açısından da pek tatmin olduğumu söyleyemem. Hatta ve hatta, sanki senaryoyu devam ettirmeyi unutmuşlar gibi bir izlenime kapılacaksınız oynadıkça. Karakterimiz ve tanıdıkları arasında kısa süren diyaloglar, oyun uzunluğuna bakacak olursak gerçekten can sıkıcı. Yaklaşık 7-8 saatte biten bir oyun için senaryo ömrü oldukça kısa. Oyunun neredeyse tüm çoğunluğu yürüme, astımı bastırma ve diğer bölüme geçmekle alakalı. Öte yandan animasyon eksiklikleri de şıp diye gözünüze çarpacaktır. Donuk karakter performansları ise güzel surat modellemelerinin önüne maalesef geçemiyor.

Optimizasyon konusunda da sorunlar yaşadığı malum. Güçlü bir sistemle oynamak isteseniz bile başınızın ağrıyacağı bir gerçek. Oyun grafik ayarlarını değiştirmek istediğiniz zaman ise çamurlaşma ve pikselleşme sorunları göreceksiniz. Aslında ben bu tarz konularda biraz şanslıyımdır, hatta burada da şansımı konuşturdum ama genel yapıya bakacak olursak donmalar ve kare hızında yaşanan sorunları görmezden gelemeyiz. Oyun içi hatalar ise oldukça minimal geldi benim gözüme.

Bir eksikliğin var, adını koyamadım

A Quiet Place: The Road Ahead, aslında özünde iyi olmaya çalışan ama bunu pek yansıtamamış bir oyun. Senaryo pek takip edilesi değil ve filmlerin getirdiği heyecanlı/gerilimli yapıyı oyuncuya yansıtamıyor. Oynanış kalitesi açısından da pek memnun kaldığımı söyleyemem. Düz bir korku oyunu olmasa bile gerici atmosferden uzaklaşan bölüm tasarımları işi iyice zorlaştırıyor. Bir bölüm gerçekten çok iyiyken, diğer bölüm tam tersi acayip kötü olabiliyor. Dışarıdan bakan birisi sanki bu oyunu 2 farklı ekip yapmış gibi görebilir hatta.  

Yürürken attığınız her adıma dikkat etmeniz güzel bir detay, ki zaten öyle olması da gerekiyor. Ancak cezalandırıcı bir sistemi var ve oyuncuya pek seçenek bırakılmıyor. En azından yüksek bir ses çıkarttığımızda üstümüze gelen yaratıktan kaçarak saklanmaya çalışabilseydik belki daha gerilimli bir atmosfer oluşturulabilirdi. Ancak şu minvalde genel bir bakış atacak olursak A Quiet Place: The Road Ahead, korku/gerilim oyunundan çok gerilimi her an yansıtamayan bir yürüme simülasyonu diyebiliriz.  

A Quiet Place: The Road Ahead inceleme kopyası, Saber Interactive tarafından Atarita'ya gönderilmiştir.
Atakan Gümrükçüoğlu
Atakan Gümrükçüoğlu
Babadan gelme video oyun tutkunluğumun önüne geçemiyor, yazdıkça yazıyor ve en sonunda tekrar oyun oynuyorum. Fighting Force ile başlayan maceram günümüz popülaritesine kadar uzanıyor...

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Daha Fazla Atarita

Oyun Gündemi:

A Quiet Place: The Road Ahead inceleme kopyası, Saber Interactive tarafından Atarita'ya gönderilmiştir. A Quiet Place serisi son yıllarda oldukça revaçta görünüyor. Bu evrene şimdiye kadar 3 film yaptılar ve bana göre hepsi de birbirinden başarılı konumda. Özellikle korku filmleri ve yapımları ile arası...A Quiet Place: The Road Ahead İnceleme