Age of Wonders 4 inceleme içeriğimize hoş geldiniz. Bugünün konuğu sevgili Paradox ve son zamanların en iyi strateji oyunlarından birisi olan Age of Wonders 4 olacak. Strateji severlerin bir oyunu oynarken diğerinde aradığı şeylerin hemen hemen hepsini çok iyi bilen sevgili Paradox Interactive, yeni oyunlarında resmen çıtayı baştan belirlemiş. Eğer 4X strateji oyunlarıyla aranız iyiyse gelin oyunun detaylarını birlikte inceleyelim.
Age of Wonders 4’te her baharattan biraz var ve lezzeti tartışılmaz derecede güzel olmuş
Eğer Civilization, Endless Legend gibi 4X strateji oyunlarını oynadıysanız ve suyun sıcaklığına alışıksanız, Age of Wonders 4 sizin için yeni bir başlangıç gibi hissettirmeyecek. Temelde bildiğiniz şeyleri pekiştirip üstüne baharat niyetine eklenmiş özelliklerle lezzeti artırılmış bir deneyim ile karşı karşıya kalacaksınız. Aynı zamanda sıkı bir Total War hayranıysanız da oyun içerisinde tanıdık bazı mekaniklerle karşılaşacaksınız ve bu da aldığınız keyfi artıracak.
Tabii şimdi bazı oyunlardan bahsetsek de aslında bunu türe aşina olan oyuncuların mekanikleri incelemenin başında hemen anlamaları için yaptığımı söylemeliyim. Öte yandan Age of Wonders 4, türü içerisindeki eşsiz yapımlardan birisi olmuş ve bu kadar sevmenin nedenlerinden birisi de bu.
Diyar diyar gezdim, hepsini de sevdim
Başlangıçta oyun sizden bir diyar seçmenizi istiyor ve seçeceğiniz her diyarın/haritanın kendisine has bir teması, artıları, eksileri ve zorluk seviyesi bulunuyor. Ben oyunu ilk kez oynadığım için başlangıç seviyesindeki “Fields of Rebirth” haritasını seçtim. Oldukça kolay, yeni başlayanları yorup üzmeyecek ve oyun mekaniklerini anlamanızı sağlayacak bir zorluk seviyesine sahip bu haritanın teması da çok güzeldi. Haritanın her bölümünde farklı bir biyom, her biyomda farklı krallıklar ve düşmanlar bulunuyor.
Not: Senaryo modunu deneyimlemek için burada yer alan “Valley of Wonders” haritasını seçmek gerekiyor. Bunun dışındakiler daha sandbox, kendi halinize bırakıldığınız bir oyun deneyimi vadediyor.
Yapay zeka ya da oyuncu düşmanların dışında Civilization’daki gibi barbar fraksiyonları da yine haritada yer alıyor. Bunlar çoğunlukla medeniyetinize katkı sağlamak için alabileceğiniz hazineler, zengin topraklar ya da binaya dönüştürebileceğiniz harabelerin üstünde bekleyip oraları koruyorlar. Onları yenerek korudukları ganimete sahip olabiliyorsunuz.
Bir o kadar da yerin altında var
Haritalarda yeraltı geçitleri bulunuyor ve yeraltına da inebiliyorsunuz. Tabi orada genelde daha tehlikeli düşmanlar bulunsa da ganimetler de tehlike düzeyine oranla artıyor. Aynı zamanda düşman şehirlere ilerlemek için de yeraltı daha makul bir yöntem ve sürpriz faktörünü kullanabiliyorsunuz. Seçtiğiniz diyara göre yeraltının da tehlike seviyesi değişiklik gösteriyor ancak oyuna bambaşka yeni bir boyut eklediğini söyleyebilirim.
Fraksiyonunuzu ve önderinizi seçip medeniyetinizin başına geçiyorsunuz
Oyun içerisinde oldukça fazla sayıda fraksiyon bulunuyor ve her fraksiyonu seçtiğinizde de seçebileceğiniz birkaç lider/önder bulunuyor. Tabii bu önderlerin hepsinin kendisine has özellikleri, yetenekleri ve bir envanteri var. Ancak görüntüsünü beğendiğiniz bir önderi seçip ilerleyen süreçte envanterini ve yeteneklerinden bazılarını da değiştirebiliyorsunuz. Yine de başta seçtiğiniz önderin ana odağı çok önemli. Fraksiyonlar için ise aynı şey geçerli değil, olmasını da bekleyemeyiz. Zira her fraksiyonun kendi pasif yetenekleri, özel birimleri ve özel şehir yapıları bulunuyor.
Ben Total War WARHAMMER’da oynadığım ve çok keyif aldığım “Vampir Lordları” fraksiyonuna benzediği için ölümsüzleri seçtim. Her fraksiyonun kendisine has görünümleri bulunuyor, birimlerinin, şehirlerinin yapısı da yine hepsine özel olarak tasarlanmış. Özellikle bu konuda hem çeşitlilik hem de modellerin kaliteleri anlamında oyunu çok takdir ettim. Bütünüyle beni tatmin etmeyi başardı ve daha başlamadan oyunu sevmeye başladığımı fark ettim.
İşin güzel yanı ise hepsini kendiniz de yapabiliyorsunuz
Evet, yukarıdaki hazır ayarları seçmek yerine bunların hepsini direkt kendiniz de ayarlayabiliyorsunuz. Mesela hiçbir fraksiyon istediğiniz kıvamda değilse, kendi fraksiyonunuzu yaratıp ona istediğiniz özellikleri verebiliyorsunuz. Haritaları beğenmediyseniz kendi diyarınızı yaratıp, orada oynayabiliyorsunuz. Önderler arasında seçim yapmak istemiyorsanız da yine kendi önderinizi oluşturarak fraksiyonunuzun başına getirebiliyorsunuz. Ben elimdekilerden çok memnun olduğum için kendi oluşturduğum bir dünyaya dalmadım fakat inceleme maksatlı girip biraz kurcaladım. Burada da size kucak dolusu bir özgürlük verildiğini söyleyebilirim.
Sıra tabanlı savaşlar da oldukça keyifli
Sıra tabanlı savaşlarda strateji unsuru biraz şiddetini kaybetse de oldukça keyifli olduğunu söyleyebilirim. İşlerin çoğunlukla sayı üstünlüğüne kaldığı durumlar da oluyor ancak oyunu iyice öğrenmeye başladıktan sonra belirli bir yere kadar sayı üstünlüğünü kaldırabiliyorsunuz. Ancak bunun da limitleri var. Bu nedenle ordularınızı yeterince güçlendirmeden düşman hatlarına girmemekte fayda var.
Büyüler hem sefer haritasında hem savaşta çok elzem
Sefer haritasında birimlerinizi güçlendirmek, düşman ordularıyla savaşa girmeden önce onları zayıflatmak için bazı büyüler kullanabiliyorsunuz. Bunları araştırma yoluyla elde edip, sonrasında kaç tur gerekiyorsa o kadar turda elde edip, elinize geçtikten sonra da istediğiniz vakitte kullanabiliyorsunuz. Tabii birimlerinizi geliştirmek için kullanabileceğiniz büyüleri hemen kullanmakta fayda var, diğerlerini ise stratejik olarak bekletmek fayda sağlıyor.
Savaşta kullandığınız büyüler ise hemen etkisini gösteriyor. Örnek vermek gerekirse oynadığım fraksiyonun büyülerinden birisi, kaybettiğiniz bir birimin öldüğü noktadan zombi çağırmanızı sağlıyor. Bunlar çok güçlü birimler olmasa da düşmanın odağını dağıtmak, yolunu kapatmak ya da sadece rahatsızlık vermek için bile iş görüyor. Bu summon büyülerinin dışında düşman birimlerine hasar vererek yakabileceğiniz, dondurabileceğiniz ya da kendi birimlerinize güçlendirmeler yapabileceğiniz büyülere de sahip oluyorsunuz. Oyunda ilerledikçe savaşların da daha komplike hale gelip keyfinin arttığının altını çizmeden geçmeyelim.
Görsellik zengin ancak ödemeniz gereken bazı bedeller var
Oyun grafiksel anlamda strateji oyunlarının görebileceği en üst seviyelere getirilmiş durumda. Tabii hali hazırda bir strateji oyunu olduğu için ekran kartından ziyade işlemciye yükleniyor ve sağlam bir işlemcinizin olmadığı durumlarda genel performansınız düşebiliyor. Mesela ben AMD FX-8370E (3.6GHz’e overclocklanmış) işlemcim ile oyunu oynarken ortalama 30-35FPS kare hızı değerleriyle karşılaştım. Tabii sıra tabanlı bir strateji oyunu olduğundan, ani refleksler ya da hızlı hareket etmeniz için sizi zorlayan durumlar olmadığı için bu değerler kabul edilebilir. Ancak AMD tarafında Ryzen 3 ya da daha üstü bir işlemciyle (Intel’de de eşdeğeri) 1060 sınıfı bir ekran kartınız da varsa performans konusunda muhtemelen tatmin olacaksınız. Yukarıdaki videoda da kayıt sırasında biraz düşmüş olan FPS değerlerimi görebilirsiniz.
Şunu da belirtmekte fayda var, oyunun deniz savaşlarında animasyonlar oldukça basite indirgenmiş. Her turda yakın dövüş birimlerinizin gemileri gerinerek düşmanlara bordalama yapıyor, farklı bir animasyon göremedim. Bu kısmı da oyunun tuzlularından birisi olarak sayabiliriz.
Büyü efektleri, birimlere uygulanan geliştirmelerin savaş da dahil olmak üzere her yerde gözlemlenebilmesi de ilerleyiş hissine ayrı bir tat katıyor. Özellikle oyunun özelliklerini öğrenmeye başlayıp diğer fraksiyonların birimlerine göz ucuyla bakarak hangi geliştirmelere sahip olduklarını okumadan anlayabilmeniz strateji kısmına başka bir boyut katıyor. Özetle Age of Wonders 4 incelemesinde grafik kalitesi ve görselliğin oynanışa olan etkisi tam puan aldı diyebilirim.
Öğrenme eğrisi çok hızlı, pek yabancılık çekmiyorsunuz
Oyun her ne kadar özgün bir yapıya sahip olsa da özellikle 4X ve sıra tabanlı stratejileri seven oyuncular öğrenirken pek zorluk yaşamayacaktır. Age of Wonders 4 size yer yer diğer oyunlarda öğrendiğiniz bazı şeyleri kullanma şansı verecek ve bu sayede oyunun ısınma, alışma sürecini çabucak atlattığınızı fark edeceksiniz.
Uzun lafın kısası, Paradox yine yapmış
Strateji oyunlarını imzası haline getirmiş Paradox’un yayıncılığını üstlendiği Age of Wonders 4, yayıncının kalite standartlarının da üstünde bir oyun olmuş. Eğer tur bazlı strateji oyunlarıyla aranız iyiyse ve geçmişinizde Total War, Civilization gibi seriler bulunuyorsa bu oyunu size gönül rahatlığı ile tavsiye edebilirim.
Öte yandan daha hızlı, Age of Empires gibi strateji oyunları sizi daha çok sarıyorsa, bu oyunun size biraz yavaş hissettirebileceğini söylemeden geçmeyeyim. Tabi bu bütün tur bazlı strateji oyunları için geçerli olacaktır. Türe dair bir sempatiniz bulunuyor fakat içine dalmak için doğru oyunu bekliyorsanız, işte o doğru oyunun da Age of Wonders 4 olduğunu rahatça söyleyebilirim.
Oyundan size aktaracaklarım şimdilik bu kadardı, bir başka incelemede daha görüşmek dileğiyle, sevgi ve oyun ile kalın.
