The Witcher 3: Wild Hunt’ın ne kadar iyi bir oyun olduğunu tartışmamıza gerek yok ancak merak edilen tek soru, 2016 yılında bu oyunun bir ek paketi olan Blood and Wine nasıl “En İyi RPG Ödülü” sahibi oldu? Masaya yatırıyoruz;
The Game Awards süreci
Bildiğiniz üzere her sene düzenlenen ve belirli oyunların ödüllere layık görüldüğü The Game Awards, 2016 yılında bir ilke tanıklık etti. Blood and Wine ek paketi, o sene “En İyi RPG Oyunu” ödülünün sahibi oldu. Daha önceki ve daha sonraki kazananlara baktığımızda bir ek paketin böyle bir başarıya ulaştığını göremiyoruz. Peki bu nasıl oldu? Bir ek paket gerçekten en iyi rol yapma oyunu ödülünü nasıl alabilir?
Bölüm 1: Blood and Wine çıkıyor
2015’te çıkan ve 160’dan fazla ödüle sahip olan The Witcher 3, çok büyük bir başarı elde etmişti. Gerek oyuncular gerekse eleştirmenler tarafından tam puanlar almayı başarmıştı. Geliştirici ekip CD Projekt Red, ödüller toplanırken 2 adet ek paketin ilerleyen süreçlerde oyuncular ile buluşacağını açıklamıştı. Hemen o sene, 2015 Ekim ayında Hearts of Stone adındaki ilk ek paket yayımlandı. Müthiş geri dönüşler almayı başaran bu DLC, oyuncuların bir numaralı favorisi olmuştu. Ancak arkadan gelen diğer ek paketin daha güzel olacağını kim bilebilirdi ki?
Hemen ardından bir duyuru patlatan CD Projekt Red, 2016 yılının Mayıs ayında Blood and Wine ek paketiyle geri döneceğini açıkladı. Bu DLC içerisinde tablodan çıkmış manzaralar, ilgi çeken bir hikaye ve daha çok Geralt vardı! Ayrıca o kadar uzun ve büyüktü ki, başlı başına bir oyun olabilecek potansiyeldeydi. Toussaint semalarına gideceğimiz bu ek paket içerisinde bizleri ilgi çekici bir hikaye bekliyordu. Yeni görevler, yeni karakterler ve Geralt için tasarlayabileceğimiz bir evin yer alması oyuncuları deli dehşet cezbetmişti.
Bölüm 2: O kadar çok sevildi ki, diğer oyunları geride bıraktı
The Game Awards 2016‘da RPG türünde oldukça güçlü rakipler bulunuyordu. İsterseniz konuya devam etmeden önce onlara şöyle kısa bir göz atalım;
- Xenoblade Chronicles X
- World of Warcraft: Legion
- Deus Ex: Mankind Divided
- Dark Souls III
- The Witcher 3: Wild Hunt – Blood and Wine
Listeye baktığımız anda aklımıza ilk olarak Dark Souls III‘ün nasıl kazanamadığı geliyor. Hatta adaylar arasında yer alan World of Warcraft: Legion‘un bir paket olmasından kaynaklı ödülü kazanamayacağını söyleyenler bile vardı. Bu yüzden kategorideki en güçlü aday Dark Souls III olarak gösterilirken ortaya çıkan Blood and Wine, ipi göğüsleyerek en iyi rol yapma oyunu ödülünün sahibi olmuştu.
Bölüm 3: Yapımcılardan ilk açıklamalar
Tabii bu DLC’nin ödül kazanmasından sonra CD Projekt Red tarafından bir açıklama yapıldı. O açıklamada şu sözlere yer veriliyor; “Genişlememizin The Game Awards’ın En İyi RPG’sine aday gösterilmesi başlı başına harikaydı, ödülü almış olması akıllara durgunluk verici!” diyor oyun direktörü Konrad Tomaszkiewicz.
Ek paketin neredeyse baştan sona oyun kıvamında olması herkesi çok mutlu etmişti. Ayrıca bölgenin hayret verici manzaraları bir yana, evrenin gidişatına etki edebilecek senaryoyu da oyuncuların beğenisine sunmayı başarmıştı.
Bir diğer yandan, Blood and Wine ek paketinin sadece bu ödülle sınırlı kalmadığını biliyor muydunuz? The Game Awards 2016’dan 2 hafta önce, Golden Joystick Awards‘ta “En İyi Hikaye Anlatımı” ve “En İyi Görsel Tasarım” ödüllerini kaptığını da söylemiş olalım. Aynı zamanda “En İyi Performans” ile Geralt’ı seslendiren Doug Cockle’da bir ödülün sahibi olmuştu. Yani anlayacağınız, oyun her dalda çok sevilmiş ve muhteşem bir ilgi görmüştü. Peki diğer adayların kim olduğuna bakalım;
En İyi Hikaye Anlatımı:
- Firewatch
- Oxenfree
- Quantum Break
- Rise of the Tomb Raider
- Soma
- Tales from the Borderlands
- Uncharted 4: A Thief’s End
- Zero Time Dilemma
- The Witcher 3: Blood and Wine
Adaylar arasında Uncharted 4: A Thief’s End, Firewatch ve Tales from the Borderlands gibi hikaye anlatımı yüksek oyunlar bulunuyor. Ancak bunların içinden yine yiğit bir ek paket çıkıp ödülü kapıyor.
En İyi Görsel Tasarım:
- Abzu
- Battleborn
- Brutal
- Dark Souls III
- Doom
- Firewatch
- Furi
- Hyper Light Drifter
- Inside
- Mirrors Edge Catalyst
- No Man’s Sky
- Overwatch
- Rise of the Tomb Raider
- Soma
- Superhot
- The Witness
- Uncharted 4: A Thief’s End
- The Witcher 3: Blood and Wine
Listede yok yok gerçekten. No Man’s Sky, Abzu ve Firewatch gibi görsel tasarımları ile ön plana çıkan oyunları bir kenara bırakıyoruz, Doom ve Dark Souls III gibi neredeyse “Yılın Oyunu” ödüllerine bile aday olabilecek isimler Blood and Wine ek paketinin gerisinde kalıyor.
Performans ödüllerini ise burada sıralamaya pek gerek yok gibi. Zaten Doug Cockle, Geralt’ın sesiyle bizleri resmen başka diyarlara götürmeyi başarıyor. Ancak aldığı ödülün yine Blood and Wine ek paketi çerçevesinde olduğunu söylememiz gerekli.
Bölüm 4: Unutsak bir daha oynasak!
Hangi kaynağa veya hangi listeye bakarsanız bakın, Blood and Wine ek paketi o listede en üst sıralarda olmayı başarıyor. Hatta günümüzde bile halen en çok oynanan DLC paketlerinden bir tanesi. Steam Charts üzerinden ufak bir araştırma yaptığımızda, bu yazı itibarıyla oyunun son 30 dakikada 9.546 kişi tarafından oynandığını görebiliyoruz. Ayrıca 24 saatlik süreç içerisinde toplamda 16.365 kişi tarafından bu maceraya kapılar aralanmış durumda. Dilerseniz aylık ve günlük tabloya buradan göz atabilirsiniz.
Birden fazla kez oynanabilir olmasına rağmen keşke unutsak ve baştan başlayabilsek. Bir ana oyun için yapılmış en kapsamlı ve güçlü ek paketlerden birisi kendisi. The Game Awards tarihine geçmesi de pek şaşılacak şey değil. Yazımız burada sona eriyor ancak biz sizlere veda ederken aşağıya bir adet Blood and Wine müziği bırakıyoruz. Keyifli oyunlar!
