İçerisinde It Takes Two ve A Way Out gibi yapımlar ile tanıdığımız Josef Fares’in de büyük bir imzası bulunan orijinal Brothers: A Tale of Two Sons’ı hepimiz biliyoruz. Özellikle duygusal hikâyesi ile birlikte oynayan birçok kişiyi etkileyen bu yapım, şimdi çok daha gelişmiş bir şekilde yeniden bizler ile buluşacak. Atarita olarak, bizler de oyunun belirli bir kısmını önden deneyimleme şansı bulduk. İşte ön incelememiz!
Bu duygusal macera, hiç bu kadar güzel gözükmemişti!
Brothers: A Tale of Two Sons, uzun bir süre önce severek bitirdiğim bir oyundu. Özünde bir macera oyunu olan Brothers, oynanış tarafından ziyade duygu dolu hikâyesi ve yolculuğu ile öne çıkan bir oyun. Yaklaşık 10 yıldan uzun bir süredir hayatımıza girdiğinden bu yana ise oyuncuların çok büyük bir çoğunluğunun beğenisini topladı. Kendisi, benim de daha önceden severek deneyimlediğim bir oyun olsa da oyuna girdiğimde hikâyeye dair hiçbir şey hatırlamadığımı gördüm. Ee tabii, araya yüzlerce oyun girdikten sonra normal olan da bu zaten. Bu yüzden Remake, benim için sıfırdan bir maceraya eş değerdi.
Brothers: A Tale of Two Sons Remake, görsel anlamda beni kendisine hayran bıraktı. Oyunun deneyimlediğim sürümü final hâlini temsil etmiyordu. Bu yüzden görsel anlamda da bazı hataların yer aldığı bir yapıydı. Gene de Brothers: A Tale of Two Sons Remake’in gerçekten şahane gözüktüğünü ve bu duygusal macerayı muhteşem manzaralar ile süslediğini söyleyebilirim. İki kardeş ile olan yolculuğumuz seyir zevki açısından çok daha estetik bir hâle gelmiş. Bu manzaralar, oyunu daha da keyifli bir hâle getirmiş ve yeni nesil Brothers deneyimini oyuncuya yansıtmayı başarmış. Eski oyun, özellikle de görsellik anlamında fazlasıyla yaşlanmıştı.
Tabii değişen tek şey manzaralar değil. Oynanış noktasında daha oturaklı bir hâle gelmiş. Zaten oynanış tarafında karışık karakter kontrollerine sahip bir oyun değildi. Mekanikler açısından aynı basitliğini koruyor. Gene de bu basitliğin kötü bir şey olmadığını ve oyunun kimliği ile uyuştuğunu söylemek istiyorum. Brothers, daha önce klavye ile bitirdiğim bir oyundu. Bu yüzden Remake sürümünü oynarken değişiklik olması adına bir kontrolcü tercih ettim. Bu oyunu kontrolcü ile oynamak, benim için fazlasıyla özgün bir deneyimdi diyebilirim. Tek bir Xbox kumandasının ortadan ikiye bölündüğünü düşünün. İki parçanın her biri, bir karakteri kontrol ediyor. Yani elinizle aslında aynı anda iki karakteri de kontrol ediyor ve karşınıza çıkan zorluklar ile bu şartlarda yüzleşiyorsunuz. Hâliyle ilk başlarda biraz afallıyorsunuz. Gerçi çabuk alışılıyor.
Brothers: A Tale of Two Sons Remake, orijinal oyuna kıyasla tamamen baştan inşa edilmiş. Bu da günümüz standartlarına uygun bir hâle getirilmiş demek oluyor. Bu konuda ses tarafı da başarılı bir şekilde karşımıza çıkıyor. Bize sunulan önizleme sürümünde oyunun sadece ilk iki bölümünü oynama fırsatı buldum. Bu da giriş kısmı ile birlikte yaklaşık bir saatlik bir zaman dilimi demek oluyor. Bu bir saatlik oynanış deneyimim boyunca değinmek istediğim ana nokta görsellik oldu. Yukarıda da bahsettiğim gibi gerçekten izlemesi çok keyifli manzaralara ev sahipliği yapıyor. Ha, oynanış esnasında pek çok ufak tefek hata ile karşılaştım fakat bunların tam sürümde giderileceğini düşünüyorum. Zaten oynanış deneyimini çok da etkileyen şeyler değillerdi. Performans konusunda da bir problem yaşamadım. Aslında Brothers: A Tale of Two Sons Remake oldukça güzel bir iş olmuş. Tabii incelememizi netleştirebilmemiz açısından oyunun tamamen çıkmasını beklememiz gerekiyor.
