Selamlar, öncelikle tek bir kişinin böyle bir yapımla karşımıza çıkması zaten muazzam bir işken yapan kişinin Türk olmasının bizler için ayrı bir ilgi uyandırıcı unsur olduğunu belirtmek gerek. Spacebourne 2 oyununu özel yapan kısımlardan birisi de bu olmuş.
Henüz üniversite sınavına hazırlanıyor olsam da hedefimde oyun tasarımcılığı olduğundan oyunları oynarken hem oyuncu gözünden hem de yapımcı gözünden bakmaya çalışıyorum. Elbette ki profesyonel bir bilgim yok fakat elimden geldiğince bu incelemeyi sizler için her şeye dikkat ederek yapmaya çalıştığımdan emin olabilirsiniz. Öyleyse, lafı daha fazla uzatmadan başlayalım mı? Gelin bakalım.
İçindekiler:
Spacebourne 2 Erken Erişim İnceleme
Oyunun türü ne?
Oyunumuz rol yapma, açık dünyalı bir uzay oyunu. Genel olarak her türden oyun oynamaya çalışıp hepsine olabildiğince hâkim bir oyuncu olmayı hedeflesem de Spacebourne 2 sayesinde şunu fark ettim ki ben bu türe çok uzak kalmışım.
Nihayetinde iki boyutlu mekânlarda düşman uzaylıları veyahut uzay gemilerini vurduğumuz uzay oyunlarına alışkınsanız ya da seviyorsanız ve benim gibi uzun bir süredir bu türe uzak kaldıysanız geri dönmenin zamanı geldi de geçiyor bile. Hatta yeni nesil uzay oyunlarına aşina olanlarınız varsa yorumlara öneri bırakabilirse çok sevinirim, şimdiden teşekkür ederim.
Erken erişim etiketine sahip bir oyun olduğunu unutmamak lazım
Niye böyle bir başlık açtığımı soracak olursanız, cevabı çok basit! Bu oyun gerçek anlamda bir erken erişim oyunu. Peki, erken erişimi oyunu nedir? Şöyle yanıtlayalım; Bir oyunun belli bir oynanış düzeyine geldiğinde hem yapımcılarının gelir sahibi olması için hem de oyuncular eşliğinde hataların fark edilip düzeltilmesi için iki taraflı yapılan bir çalışmadır. Yani, erken erişim bir oyunu alırken o oyunda birçok hatayla karşılaşmayı göze alarak hareket etmeniz gerekir.
Araştırdığımca Spacebourne’un yapımcısı Burak Dabak gerçekten çalışkan bir insan; tek başına böyle bir iş yapabilmek üstte de söylediğim gibi yeterince güç ve takdire şayan, sürekliliği de azim isteyen bir şey. Bu esnada, oyun Unreal Engine 4 motoruyla yazılmış; onu da meraklıları için eklemek gerek. Siz oyuncu olarak denk geldiğiniz hataları menüden belirterek kendisine ilettiğiniz takdirde hataları gideriyor olsa ki her hafta düzenli olarak hata giderici güncellemeler yapılıyor; yani erken erişim bir oyunda olması gerektiği gibi sistem tıkır tıkır çalışıyor.
Oyun temel hatlarıyla nasıl ve oynanabilirliği ne durumda?
Ben ne yazık ki ilerlememi engelleyen bir hata sebebiyle oyunun birkaç saatinden fazlasını göremedim henüz. O nedenle bitirmiş birisi olarak değil, oyunu belli bir yere kadar tecrübe etmiş birisi olarak yazabiliyorum ancak. Tabii ki de erken erişim oyunu derken sadece hata giderme sürecinden değil; oyunun henüz tamamlanmamış olduğundan bahsediyoruz, yani yapımcısı bir yandan oyunu hala geliştiriyor. Başta normal bir oyun incelemesi gibi yazımı yazmıştım, sonra içime sinmedi bu sebepten. Çünkü neticede bu bir erken erişim oyunu, çıkalı da bir ay olmuş. E, tabii ki hatalar olacak. Hatalardan bahsedersem de bütün bir yazımı kaplamasını istemediğime karar vererek onlara alttaki bölümler içerisinde bir yer ayırdım.
Spacebourne 2 size neler vadediyor?
Bu seriyi, ne yazık ki ikinci oyunuyla birlikte tanıdığım için birinci oyunla karşılaştırma yapacak bir bilgim yok lakin yakın zamanda onu da oynamayı planlıyorum. Belki ayrıca konuşuruz onun için de sizlerle. Birkaç saatinden fazlasını görememiş olmama rağmen oyunun potansiyelini belli etmesinden dolayı merak uyandırarak ilk oyunu oynamaya teşvik etmesi de oldukça önemli bir şey bana kalırsa. Dediğim gibi; oyunumuz rol yapma, açık dünyalı bir uzay oyunu. Hâliyle oyunun başında yetenek puanlarımızı dağıtmamız, belli meslekler içerisinden seçim yapmamız ve karakterimizin görünüşünü detaylıca oluşturmamız bekleniyor.
Şu anlık diyalog ve mekân zenginliği açısından kararlarımızın görev bazında bir etkisi olduğunu görmedim ama diyalog kısmının gelişeceği aşikâr. Mesleklerin bonuslarına değinecek olursak oyun içerisinde belirtildiği üzere etkisini görüyoruzdur fakat sizlere incelemek için farklı bir meslek seçerek ikinci bir karakter açmaya çalıştığımda oyun inatla eski karakterimi oyuna koyduğu için farkları gözlemleyip yazamadım. Bu kısmı inceleyememiş olsam da en azından oynayanları izleyerek, olmazsa da kendi tecrübelerinizle bunu görebilirsiniz diye umuyorum.
Oyunun derinliği ve atmosferine dair bazı detaylar
Oyundaki uzay sistemine hayran olduğumu belirtmem gerek. Bilgisayar ekranımın büyük ve sanırsam masam sebebiyle olması gerektiğinden daha bana yakın durması sebebiyle bu tarz oyunları oynarken ciddi ciddi bir simülasyon içerisinde gibi hissetmekten kendimi alıkoyamıyorum.
Uzay gemisiyle uzaya ilk çıktığım vakit afallamam bir yana; Bir hata sebebiyle aşırı hızlı giden, ne yetişebildiğim ne de hizalayıp vurabildiğim düşman gemisiyle kendi beceriksizliğimden sanmamdan ötürü inat ederek gerçek anlamda yarım saat cebelleşmemin ardından ilk tecrübeme son verecek kadar baş dönmesi ve mide bulantısı yaşadım. Ciddi ciddi kötü oldum. Bunu oyunu olumsuz eleştirmek için demiyorum, aksine, bu gerçekten büyük bir başarı.
Onun haricinde, burada bu tür içerisindeki cahiliyetim ön plana çıkıyor çünkü başka oyunlarda varsa böyle bir şey ben bilmiyorum, gerek sistem içerisinde gerek sistemden sisteme yolculuk yöntemini çok mantıklı ve güzel buldum. Sistem içinde Star Wars’taki gibi ışık hızına geçerek gidiyoruz, sistemden sistemeyse özel izin alarak StarGate aracılığıyla geçiyoruz.
Şimdiki sorunuzu tahmin edebiliyorum, kimden izin alıyoruz? Hah, işte oyun şimdi derinleşiyor: Oyunda birçok gezegen, birçok ırk ile bu ırkların diplomatları ve meclisleri bulunuyor. Anlayacağınız; uzayda bir düzen, bir uyum sağlanmış.
Elbette ki her yerde durum vaziyet böyle mi, değil. Aynı şekilde bizim için de öyle değil, suç işleyebildiğimiz durumlar var. Star Wars’tan çok örnek vermek de istemiyorum ama kabataslak onun mantığını düşünerek idrak etmemiz olağan diyebilirim. Sırf bunları düşündüğümde bile oyunu oynama isteğim ve olacaklara olan merakım artıyor. Çünkü burada gerçek anlamda bir hikâye söz konusu, bizi bekleyen çok şey var.
Ben devam edemedim ama birçok problemsiz oynayan kişi de gördüm; gerek Steam incelemelerinde, gerek Youtube’ta. Ben birazcık bu konularda bahtsız bir insanımdır. Belki hiç hataya denk gelmezsiniz ya da göz ardı edilebilecek seviyede olur, öyle olursa çok sevinirim hatta. Bu inceleme yayımlandıktan sonra da gelişmeleri takip etmeye devam edeceğim, mutlaka oynamak istiyorum çünkü.
Spacebourne 2’de beğendiğim şeyler
Ses kalitesini beğendim. Oynadığım yere kadar gerek kalabalığın atmosferini verebilmek olsun, gerek uzay gemimizin sesi olsun, gerek animasyonlardan gelen sesler olsun, gerek konuşmalar olsun gayet başarılı buldum.
Ses haricinde ışıklandırma ve modellemelerle atmosfer iyi verilmiş. Hele ki uzay… Diyorum ya: ilk başta afallamamı sağlayan, beni hayran bırakan, çok fazla dönüp edince sanki gerçekten gemideymişim gibi başımın dönmesini ve midemin bulanmasını sağlayan bir atmosfer muazzam demektir; kendi adıma en azından.
Karakter modellemesi bana yeterli ve güzel geldi, detaylandırmalar da keza. Kimi oyunları biliyoruz ki karakter tiplemeleri güzel olsun diye modlayıp etmemiz gerekiyor, doğru dürüst pek bir düzenleme yapamıyoruz. Rol yapma oyunlarında olmazsa olmazlardan birisidir aslında gerçekten bir şeyleri dilediğimizce detaylandırabilmek. Derseniz daha detaylanabilir mi; elbette ama böyle de yeterli mi, kesinlikle. İstersek birinci kişi bakış açısıyla istersek üçüncü kişi bakış açısıyla oynayabilmemiz çok güzel bir şey. Gerek dışarıda gerek gemimizde bu bambaşka bir oynanış sunuyor aslında, kesinlikle tecrübelenmesi gereken iki farklı yaklaşım denilebilir. Uzay gemisinde hele savaş esnasında olmasa da gezerken birinci kişi bakış açısıyla birazcık etrafa bakının derim.
Türkçe dil desteği var. Her ne kadar problemli olsa da ya da İngilizce yazılıp çevrilmiş gibi dursa da gerek çevirisi gerek “ş, ç, ğ, İ” gibi harfleri algılamamasından bu da zamanla hâlledilecek bir durum diye düşünüyorum. O nedenle beğendiklerim kısmına aldım.
Rol yapma kısmı üstünkörü değil. Yetenekleri verme, seçtiğimiz meslek ve insanlara yaklaşımımız en azından benim oynadığım kısma kadar etkili olmasa da menüyü kurcaladığımca öğrendiğim kadarıyla gayet etkili. Suç işleyebiliyoruz, en çok arananlar listesine bile girebiliyoruz. Ve bunların durum vaziyeti nasıl etkileyeceği hangi meclis için geçerli olduğuna göre de değişiyor. Gemimizin üzerinde değişiklikler yapıp geliştirebiliyoruz da. Bittiğinde kesinlikle aşırı severek oynayacağım bir oyun, bu kısmı yazarken tekrardan fark ettim bunu.
Gerek gemide gerek karakterimizdeki silah çeşitliliği bana yeterli geldi. Çok ilerleyemediğim için gemiyi modifiye ettiğimizde silahları da edebiliyor muyuz, bilmiyorum, fakat yapabiliyorsak çok güzel olur. Hasar aldığımızda ekranın titremesi de hoş bence, kendince gerçekçilik katıyor. Vuruş hissini de yeterli buldum.
Denk geldiğim hatalar ve beğenmediğim kısımlar
Size yukarıda dediğim gibi, aslında yapımcıya belirtmek gerekiyor hatalara denk geldiğinizde ama ben belli bir yere kadar menüye girip onun varlığını fark etmediğim için hiç yazamadım. Sadece en son geçemediğim kısımda iletebildim hatayı. Benim yaptığımı yapmayın oynarken, denk geldiğiniz hataları yapımcıya belirtin. Tekrardan bir değineyim dedim.
Karakterin animasyonu normalde gayet güzel ama zıplarken ve koşarken biraz abartılı geldi bana. Ben birazcık hareketli, hoplaya zıplaya oynamayı seven bir insanım. O nedenle oyunlarda muhakkak gözüme çarpar böyle şeyler. Bazen zıplayarak yetişebilecek gibi durduğu yerlerde de tutunup çıkıyor mesela. Tabii daha zıplayarak çıkmasının sınırında gibi gözüken hizada böyle, hepsinde değil. Biraz fazla detay bu belki de.
İlk şehirde birkaç kez hoplayıp zıplarken modelin içerisinden geçerek olup olmadık yerlere girdim. En azından sıkışmadım, rahatlıkla çıkabildim ama bahsedilmesi gerekiyorsa bahsetmek gerek diye ekleyeyim dedim. Size denk gelmezse şaşırmam, ben dediğim gibi biraz bahtsız bir insanım.
Uzayda elbette kask takıyoruz insan olduğumuz için. Karakterimiz oksijen olan bir mekâna girerken kaskı aşırı hızlı şekilde çıkarıyor, adeta kayboluyor. Bu şahsi olarak gözüme çarptı, yapımcının tercihi olan bir şey aslında neticede. Değişir mi, yoksa böyle tutulur mu; bilmiyorum. Pek elzem de bir şey değil aslında. Bu esnada, örnek için koyduğum fotoğrafta uzayın nasıl gözüktüğünü tekrardan bir göstereyim dedim size.
Vardığım istasyonda bir kişi hariç her şey, gemiler dahil, zeminden biraz daha havada duracak şekilde konumlanmışlardı. Diğer istasyonlarda böyle bir durum var mı ya da benden başka bunu yaşayan olmuş mu, bilmiyorum. Ne olur ne olmaz çekmiştim bunu da.
Ne olduğunu algılayıp ekran görüntüsü alana kadar hata toparlandı ama ben anlatayım. Robot duvarda asılı duruyordu. Sonradan toparlanıp, zemine yerleşerek ilerleyip gitti. Ben de tam indiği anı çekebildim ancak, yetişemedim maalesef. Onun harici istasyon içinde gözlemlediğim başka bir hata olmadı.
Karakter yaratma kısmında yana çevirdiğimizde menüye çok bitişik kalıyor karakter, oluşturma sekansında içimden sürekli karakterimi birazcık sola çekme isteği geçti. Bir de, sanıyorum ki siyah arka plandan ötürü, saç rengini ayarlarken algılamakta başta zorluk çektim. Koyu mu, açık mı, istediğim gibi mi, anlayamamıştım.
Diyaloglarda belirttiğim gibi herhangi bir gidişatı değiştirecek seçenek yok. Ekran görüntüsü almamışım seçenek belirtilen kısımda ama sohbet kutucuğunun nasıl gözüktüğünü göstermek için bunu da koymuş olayım. Burası elden geçecektir muhtemelen.
Koron, Kur’an, Quron isimli tek bir kişinin peşine düşüyoruz bir yerde. Evet, üç farklı şekilde ve tam olarak böyle yazıyor. Otomatik düzeltmesi açık bir klavyeyle yazılmış olma olasılığını düşündürdü bu açıkçası, tuhaf geldi.
Spacebourne 2 inceleme içeriğimiz maalesef bu kadar. Daha detaylı bir şekilde sizlere inceleyebilmek isterdim ama bu şartlarda elimden ancak bu geldi. Dediğim gibi, ben oyunun gelişmelerini takip etmeyi sürdüreceğim ve mutlaka oynayacağım devamını da. O nedenle gelişmeler için bizi takip etmeyi unutmayın. Tam sürümü çıktığında yine birlikte inceleriz belki, o zamana ben de bu türde daha donanımlı gelirim karşınıza. Fena olmaz bence, peki ya sizce? Okuduğunuz için teşekkürler, bu türden oyun önerilerinizi de yorumlara bekliyorum. Oturup araştırayım ben de, oynayayım olabildiğince. Bilgi alışverişi çok kıymetlidir, fikir de aynı zamanda.
Spacebourne 2 Steam mağaza sayfasına ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz.