Star Wars Outlaws İnceleme

Star Wars Outlaws’ın inceleme kopyası, Ubisoft tarafından Atarita’ya gönderilmiştir.

Geçtiğimiz yıllarda Ubisoft’un açık dünya bir Star Wars oyunu geliştirmekte olduğunu ilk öğrendiğimde çok heyecanlanmıştım. Çünkü bu Star Wars evreninde geçecek ilk açık dünya oyunu olacaktı ve Ubisoft, bu konuda oldukça tecrübeli bir şirketti. Dolayısıyla Outlaws, merakla beklediğim oyunlardan bir tanesiydi. Gelin, Star Wars Outlaws nasıl olmuş ve gerçekten beklediğimiz Star Wars oyunu mu detaylarıyla anlatayım.

Outlaws, Star Wars evrenini harika yansıtan bir oyun olsa da büyük eksikleri de yok değil.

Ben oyunlardaki açılış sahnelerinin oyuncularda yarattığı etkinin her zaman çok büyük bir öneme sahip olduğunu düşünüyorum. Açılış sekansları kuvvetli oyunlar, oyuncuda oluşacak ilk somut ön yargıyı pozitif bir şekilde oluşturmayı başarabildiğinde oynama motivasyonuna güçlü bir olumlu etki sağlıyorlar. Fakat eğer bir oyunun açılış sekansı yetersiz seviyedeyse ve oyunun bize ilerideki onlarca saat boyunca sunacağı macerayı birazcık da olsa kafamızda canlandırıp heyecanla dolmamızı sağlayamıyorsa bunun sonraki deneyimi de negatif etkileyeceğini ve bu etkiyi kırmanın oldukça zor olacağını da söyleyebilirim. Tüm bunlardan bahsetme sebebim ise Star Wars Outlaws’ın açılış dakikalarında bende negatif bir etki yarattığını söyleyecek olmam.

Star Wars Outlaws’ın ilk açılış sekansı için seçilen görev, klasik bir etrafı oyuncuya tanıtma ve ortama uyum sağlama amacı gütse de sıkıcı bir biçimde işlenmiş. Yine de Outlaws’ın bu negatif ilk izlenimi kırmasının pek de uzun sürmediğini rahatlıkla söyleyebilirim. Ubisoft’un Massive Entertainment ekibi, evrenin tasarımı ve oyuna uyarlanışı konusunda harika bir iş çıkarmış. Star Wars kültürü ile çok içli dışlı birisi olmasam da bu evrenin her zaman ilgimi çektiğini ve ona dair içerikler tüketmekten büyük keyif aldığımı belirtmek istiyorum. Özellikle oyun sektöründe büyük bir potansiyeli olan ve uzun zamandır hayatımızda olan bu evrenin nasıl değerlendirildiğini soracak olursanız, Outlaws’ın bu konuda oldukça başarılı olduğunu söyleyebilirim. Yine de Outlaws, kendi içerisinde birçok büyük negatif unsura da sahip. Tabii ki hepsine sırasıyla değineceğiz.

Ubisoft, Outlaws’ı tasarlarken Star Wars evrenine olabildiğince sadık kalmış. Ana karakterimiz de dahil olmak üzere birçok yeni karakter, mekan ve yenilik evrene dahil edilmiş fakat hâliyle orijinal seriden tanıdığımız birçok şey de oyunda bulunuyor. Zaten oyun İmparatorun Dönüşü ile Jedi’ın Dönüşü filmleri arasındaki zaman diliminde yaşanan olayların konu alındığı bir dönemi anlatıyor. Outlaws’ın ana karakteri olan Kay Wess, başlarda pek ısınamadığım ve sıkıcı bulduğum bir kişiliğe sahip olsa da siz oyunda vakit geçirdikçe kendisine alışmaya ve daha iyi tanımaya başlıyorsunuz. En büyük dostumuz Nix de gizliliğin bu denli önemli olduğu bir oyunda stratejik bir düşünce ve çeşitlilik kazandırmak açısından iyi bir ekleme olmuş.

Evet, az önce de belirttiğim gibi Star Wars Outlaws’ta gizlilik oldukça önemli ve hatta kullanmanızın neredeyse tamamen zorunlu olduğu bir etmen. Star Wars Outlaws özünde bir gizlilik oyunu olmasa da oyunun büyük bir kısmı bu gizlilik üzerine kurgulanmış. Hatta birçok görev sizden direkt olarak gizli ilerlemenizi isterken, zorunlu olmadığı durumlarda da gizli gitmediğiniz için sizi cezalandırabiliyor. ‘’Nasıl bir ceza bu?’’ diye soracak olursanız da bitmek bilmeyen düşman dalgalarının üzerinize yığılacağını söyleyebilirim. Zaten aksiyon tarafında da pek bir darbe yeme şansınız yok, karakterimiz Kay çok da dayanıklı değil. Tabii oynadığınız zorluğa göre değişir.

Ben oyundaki gizlilik sekanslarının abartıldığını ve en azından gizli oynamayanların bu kadar cezalandırılmaması gerektiğini düşünüyorum. Yapay zeka da yer yer tuhaflaşabildiği için bu durum Star Wars Outlaws için negatif bir alan yaratmış. Tabii ben gizliliğin oyunda bu kadar etkin olduğunu söylediğim için oyundaki çatışma dinamiklerinin yetersiz olduğunu düşünmenizi istemem. Hatta ışın atan tabancalarımızı kullanmanın beklediğimden daha keyifli olduğunu söyleyebilirim. Evet, tabancaların ismini bilmiyorum. Eklemek istediğim bir diğer detay ise bu meşhur ‘tabancalarımızı’ kullanırken kendimi ‘’Bu oyun bana bir yerlerden tanıdık geliyor.’’ derken bulmam oldu. Kısa süre sonra ise Outlaws’ın bana andırdığı oyunun Division olduğunu buldum. Sonrasında geliştirici ekibe baktım ve Ubisoft’un The Division serisini geliştiren Massive Entertainment’in yaptığını gördüm. Taşlar yerine oturdu tabii.

Hem temalar hem de oynanış özgürlüğü açısından çok alakasız oyunlar oldukları için öyle pek bir benzerlik yok fakat oynanış dinamikleri açısından andırdığı yerler olabiliyor. The Division serisini severek oynamış birisi olarak bu benim için pek de negatif bir etken olmadı. Hatta Star Wars Outlaws’ın oynanış temelinden (gizlilik dayatması dışında) memnun olduğumu söyleyebilirim. Özellikle çatışma sekanslarını keyifli buldum. Oyunun en eğlenceli bulduğum noktası ise açık dünyada ve uzayda seyahat oldu. Açık dünyadaki Speeder gibi araç kullanımları oldukça başarılı bir şekilde tasarlanmış ve seyahatleri keyifli hâle getirmiş. Uzay sekansları ise Outlaws’ın görsellik bakımından zirve yaptığı manzaralara ev sahipliği yapıyor ve gemi kullanımı basit olsa bile oldukça rahat diyebilirim. Buradaki aksiyon sahneleri de oldukça keyifli oluyor.

Gezegenlerin tasarımı konusunda da geri kalır bir yanı yok. Oyunun sanat tasarımı zaman zaman soluk gelse de Star Wars evrenini epey iyi bir biçimde yansıttığını düşünüyorum. Yine de oyunu oynarken görsel kalite bakımından sık sık ikilemde kaldığımı söyleyebilirim. Çünkü bazı yerler gerçekten harika görünürken, bazı gece sekansları ise görsel açıdan tatmin etmeyebiliyor. Her şeyi bir kenara bırakacak olursak da Star Wars evreninden müthiş manzaralara ev sahipliği yapıyor ve bu evrende olduğumuzu bize sonuna kadar hissettiriyor. Oyunun ikilemde kaldığım bir diğer noktası ise animasyon kalitesi oldu. Genel olarak iyi animasyonlara sahip olsa da bazı alanlarda kesinlikle yetersiz kalmış. Örneğin çatışma geri bildirimini beğensem de (Işın silahımın düşmanları kafadan dahi tek vuruşta haklamaması saçmalığı gibi konulara girmeyeceğim) karakterimin temel hareketlerinden olan zıplama dahi çok ham hissettiren bir yapıya sahip. Karakter orantısız, projeksiyonu bozacak hatalı hareketler yapabiliyor. Hatta Speeder gibi araçlar kullanırken bir yere çarptığınızda oluşan görsel geri bildirim de buna dahil.

Oyunun animasyonlarından bahsetmişken sinematik tarafından da konuşmak istiyorum. Oyundaki bazı sinematiklerin kalitesi epey yüksek olsa da özellikle birebir karakter etkileşimlerinde gördüğümüz mini sinematik sekanslardaki karakter mimikleri çok kötü bir durumda ve bu gerçekten can sıkıcı. Massive Entertainment, Star Wars evreninin ruhunu yansıtabilmek için oyunun dünyasında harika bir iş çıkarmış olsa da karakterlerin neredeyse mimiksiz olması ve robot gibi bakmaları oyunu ciddi derecede ruhsuzlaştıran bir etken.

Star Wars Outlaws’ın kartel sistemi oyuna ayrı bir hava katmış.

Star Wars Outlaws deneyimim boyunca oyunun en özgün bulduğum yanı kartel sistemi oldu. Karakterimiz Kay bir iş bitirici ve doğamız gereği sürekli olarak yeni büyük işler ve operasyonlar peşinde koşuyoruz. İmparatorluk filosuna sızıyor, klonların arasında gizlice dolaşıyor, veri siliyor ve suçu başkasına atıyoruz. Bu, Star Wars Outlaws’ta deneyimlediğim maceralardan sadece bir tanesiydi. Burada bahsetmek istediğim ana etken tüm bu görevleri yaparken karşımıza farklı sonuç seçeneklerinin sunulması ve buradaki kararlarımızın etkilerinin olması. Oyundaki kartel sistemi, içerisinde çeşitli gruplar barındırıyor ve yaptığımız işler bu gruplar ile olan ilişkilerimizi etkiliyor. Mesela Crimson Dawn kartelinin bize verdiği bir işi yaparken, Crimson Dawn’ın bizi yönlendirdiği kişi Hutt karteli için bir ajan çıkabiliyor ve bize işi onların lehine tamamlamamız için rüşvet önerebiliyor. Eğer Hutt’lardan gelen bu rüşveti kabul ederseniz Crimson Dawn ile olan ilişkileriniz bu ihanetten dolayı büyük oranda geriliyor fakat Hutt’lar ile artıyor.

Dolayısıyla Star Wars Outlaws’ta kendinize taraf edinmenizin gerektiği oldukça tehlikeli seçenekler ile karşılaşacaksınız. Neden tehlikeli dediğimi soracak olursanız da karteller ile olan ilişkileriniz, oyundaki çevre etkileşimini doğrudan etkiliyor. Örneğin Crimson Dawn ile ilişkileriniz harika ise onların bölgelerine rahatlıkla girebiliyor, tüccarlarından indirimler alabiliyor, özel etkinliklerle karşılaşabiliyor ve hatta büyük hediyeler alabiliyorsunuz. Ama eğer Pykelar ile aranız çok kötüyse bunların tam tersi oluyor ve sizden nefret ediyorlar. Yani oyunda vereceğiniz kararları buna göre tartmanız ve bu karteller ile aranızı iyi tutmanız büyük bir önem taşıyor. Ben hepsi ile iyi olacağım derseniz de işte orası birazcık zor diyebilirim.

İncelememin sonlarına yaklaşırken değinmek istediğim son noktalardan bir tanesi ise oyunun izlediği farklı yetenek ağacı sistemi oldu. Kay için yeni yetenekler açmak için klasik bir yetenek ağacı anlayışından ziyade ustalara yönelik bir sistem ile oyuna başlıyoruz. Böyle söyleyince pek açıklayıcı olmadı fakat daha basit anlatacak olursam belirli yetenekleri açmak için o işte usta olan kişilerle etkileşime geçmemiz ve belirli görevleri tamamlamamız gerekiyor. Örneğin aracınızı yükseltmek için usta bir mekanikçi ile görüşüyor, onun görevlerini tamamlayarak aracınızı onun aracılığıyla yükseltiyorsunuz. Daha sonra aracınız için kullanabileceğiniz ek yeteneklere de yine bu kilidini açmış olduğunuz usta sayesinde ek mini görevler yaparak erişebiliyorsunuz. Açıkçası deneyimlemesi ilginç ama bir yandan da nadir olduğu için keyifli bir sistem olmuş.

Son sözler

Star Wars Outlaws, temelinde bazı eksiklikler barındırsa genel anlamda oynamaktan keyif aldığım güzel bir deneyimdi. Ubisoft’un evreni işleyiş tarzını gerçekten beğendim. Ekip, seriye olabildiğince sadık kalmış. Bunu müziklerde dahi hissediyorsunuz. Uzun lafın kısası Star Wars Outlaws, evrenin hayranları için oldukça güzel bir seçenek olacaktır fakat eğer bu evrene dair özel bir ilginiz yok ise pek size göre olmayabilir. O zaman şimdilik bir başka oyun incelemesinde görüşmek üzere!