Öznel: “Oyunlar Şiddete Eğilimin Sebebi Değil, Hasta Olan Zaten Hastadır”

Atarita'da reklam ve sponsorlu içerikler açıkça belirtilmiştir. Bunun dışındaki hiçbir içerik ticari bir ortaklık sonucunda hazırlanmamıştır. Bkz: Editöryel Standartlar

Paylaş

Son zamanlarda gündemimiz yanlış fikir ithalatıyla yıllardır süregelen “video oyunları şiddet eğilimini artırıyor” düşüncesiyle işgal olmuş durumda. Peki bu şiddetin kaynağı video oyunları değilse ne? Tabii ki bu, sizlere benim verebileceğim bir yanıt değil. Ancak video oyunları, şiddetin ana kaynağı da değil. Bugün, oyunları anlamak ve yeterince anlamadan suçlamak üzerine sizlerle muhabbet etmek istedim. Ben Alparslan, bu yazımız da öznel. Gelin konuyu birlikte ele alalım.

Hasta olan zaten hastadır

Psikolojik sorunların varlığı insanın varoluşuna kadar geriye gittiğimiz her noktada karşımıza çıkar. Bugün 50-60 yaşında ve diğer kategorilere baktığımızda görece bir çocuk sayılabilecek video oyunları, bilinç ile yaşıt olan şiddetin sebebi olabilir mi? Bence hayır, olamaz. Zira öyle olsaydı, video oyunlarının esamesinin okunmadığı yıllarda dünya savaşları, iç savaşlar, terör veya bugün adını zikrettiğimizde huzurumuzu kaçıran sayısız hadise yaşanmazdı. Şiddet, oyunlarda başlamaz; insanda başlar. Hasta olan zaten hastadır.

Birinci Dünya Savaşı çıktığında video oyunları yoktu.
Birinci Dünya Savaşı çıktığında video oyunları yoktu. Görsel: History

Video oyunları, kontrollü tüketilmesi gereken içeriklerdir. Eğer bir ebeveyn, 8 yaşındaki çocuğunun 18 yaş derecelendirmesi olan bir oyuna girmesinde sakınca görmüyorsa veya bunu denetlemiyorsa sizce suçlu oyunun kendisi midir? Çoğu platformda oyunların mağaza sayfaları görüntülenirken, eğer bir derecelendirme varsa yaş doğrulaması ister. Hatta ön izleme yoluyla ekran görüntüleri dahi görüntülenemez. Çünkü platformların, çocukların güvenliği için uyguladığı tedbirler vardır. Peki suçun ne kadarı, yaşı hakkında yalan söyleyip bu oyunlara ulaşmayı başaran çocuğun ebeveynindedir?

Tabii ki dünyamız toz pembe değil; şiddet içerikli oyunlar var. Evet var fakat bunlar kritik dönemlerindeki veya erken ergenlik çağındaki çocuklar için üretilmiyor. Bunu doğrulamak için de hepsi derecelendirme kuruluşları tarafından değerlendirmeye alınıyor ve bir derecelendirme yapılıyor. Örneğin PEGI 18 olarak derecelendirilen bir oyunu eğer çocuğunuzun oynamasına izin veriyorsanız, çocuğunuzun bir “çocuk oyunu” oynamadığını ya bilmiyorsunuz, ya da umursamıyorsunuz. Bu çocuğunuzun +18 olarak derecelendirilen bir filmi izlemesini onaylamanıza benzer. Belki de sorun, “oyun deyip geçtiğiniz” için ortaya çıkıyor olabilir.

Sorun yaratmak, çözüm üretmekten daha kolaydır

Peki neden suç video oyunlarına atılıyor? Bunun sebebi aslında belli. Sorun yaratmak, sorun çözmekten çok daha kolaydır. Mevcuttaki sorunun çözümüne yönelik bir hamle yapma eforunu sergilemek yerine bir suçlu bulursunuz ve onu hedef gösterir, belki bertaraf edersiniz. Peki bu bir çözüm müdür? Bence değil. Bu, mevcut sorunu halının altına süpürmekten öteye gidemez. Yani şiddeti, video oyunlarını hedef göstererek çözemezsiniz.

Kalite standartlarıyla üretilen, derecelendirmelerden geçen ve günün sonunda raflarda bir ürün olarak yerini alan video oyunlarının herhangi bir üründen hiçbir farkı yok. Örneğin, çocuğunuzun evinizde raflarda duran ilaçları kurcalayıp canı hangisini isterse onu içmesine izin verir miydiniz? Video oyunları da raflarda duran ilaçlar gibidir. Bazılarının “çocukların ulaşamayacağı yerlerde” olması gerekir. İşte bu derecelendirmeler, size çocuğunuzu hangisinden uzak tutmanız gerektiğini göstermek için yapılır. Sorumlu bir ebeveyn, önlem alır. Çünkü önlem almak da çözüm üretmekten daha kolaydır.

Oyunlar, kimler için uygun olduklarına göre derecelendirilir. Yukarıda ESRB'nin örneklerini görebilirsiniz.
Oyunlar, kimler için uygun olduklarına göre derecelendirilir. Yukarıda ESRB’nin örneklerini görebilirsiniz.

İlaç benzetmesi size uçarı gelmiş olabilir ancak son derece yerinde bir teşbih. Zira bazı oyunlar, çocuğunuzu şiddete yönlendirmek yerine analitik düşünme becerisini, stres altında karar alma yetisini ve daha sayısız birçok “pasif yeteneğini” geliştirir. Bulmaca oyunlarıyla çocuğunuza pratik düşünme becerisi kazandırabilirsiniz, zamana karşı yarıştığı nesne bulma oyunlarıyla odak süresini ve dikkatini geliştirebilirsiniz. Bunun gibi sayısız nice oyun, çocuğunuzun hayatına olumlu şekilde dokunmak için raflarda tıpkı ilaçlar gibi bekliyor. Burada bu oyunları görmezden gelerek raftaki alelade bir ilaca bakıp “oyunlar şiddete meylettiriyor” demek negatifliğin ve art niyetin en somut halidir. Evet, çocuğunuzun iyi niyetli, çalışkan ve pozitif bir insan olmasını istiyorsanız, siz de böyle olmalısınız.

Platformlarla birlikte oyunlar da önlem alırlar, bu çoğu zaman atlanır

Bugüne kadar oynadığınız bütün oyunlarda, fragmanlarında dahi yaş derecelendirmesi daha oyun açılırken gösterilir. Aynı zamanda uzunca bir metin ile eğer hamileyseniz, fotosensitif rahatsızlıklarınız varsa veya depresyondaysanız bazı oyunları oynamanız tavsiye edilmez. Bu yeni bir şey değil, yıllardır yapılıyor. İlacın prospektüsünü okumadan içerek hangi riskleri alırsınız? Alerjik reaksiyonlar, mevcut rahatsızlıklarınızdan birinde tetiklenme vesaire… Bu liste uzar gider. İşte çocuğunuzun oynadığı bir oyundaki uyarıları okumaz, hatta hangi oyunu oynadığıyla dahi ilgilenmezseniz aynı riskleri alırsınız.

Oyunları önce çok hafife alıp, sonra çok büyütmeyin

Eğer 21. yüzyılda bir ebeveynseniz, çocuğunuzun maruz kalacağı şeyler hakkında bilgi sahibi olmanız gerekir. Anlamanız gerekir. Yoksa kontrolü kaybeder ve çözüm üretmek yerine suçlu aramaya başlarsınız. İşte bugün video oyunlarının şiddete yönlendirdiği yönündeki tamamen yanlış düşünce de bunun ürünü. Eğer çocuğunuz video oyunlarına maruz kalıyorsa, oyunları araştırın ve çocuğunuz için uygun olanları seçin. Onu yönlendirin, doğru içeriği tüketmesini sağlayın.

Platformların aldığı önleyici tedbirlere bir örnek: Steam.
Platformların aldığı önleyici tedbirlere bir örnek: Steam.

Oyunları başta çok hafife alıp “nasıl olsa oyun işte” diye geçiştirip, bir gün ekranın yanından geçerken 4 yaşındaki çocuğunuzun şeytanların kafasını uçurduğunu görünce şoka girmeyin. Ebeveynlik sadece karnını doyurmak, altını temizlemek veya okul harçlığı vermekten ibaret değildir. Denetlemeniz, iyi yönlendirmeniz ve doğru içeriği tüketmesini sağlamanız gerekiyor. Şimdi “sen kim oluyorsun da…” diye sitem etmeniz de gayet normal. Belki de bana ilk kez rastladınız ve öylece denk geldik. Ancak ben aynı zamanda bir öğretmenim ve çocuk gelişiminden tutun gelişim psikolojisine kadar her alanda eğitim aldım. Dolayısıyla bu söylediklerim, sıkı bir oyuncu, ömrünü video oyunlarıyla geçirmiş ve hayatını bu şekilde kazanan bir insan ve bir öğretmenin kaleminden geliyor. Ömrümü bu oyunlarla geçirmiş olmama rağmen, beni tanısanız ne kadar yumuşak huylu ve şiddet karşıtı biri olduğumu görünce şaşırırdınız.

Uzun lafın kısası

Velhasıl kelam, aile yapısı düzgün olmayan, depresyonda ve kritik döneminde kaybedilmiş bir çocuğun yaptığı uçarı ve tamamen yanlış hareketleri video oyunlarına mâl etmek günümüz medyasının modası haline gelmiş durumda. Ancak bu medya, oradan gelecek bir avuç tepkinin ve etkileşimin o denli peşine düşmüş durumda ki bu etkileşim, onları için doğruyu sarf etmekten ve doğrudan bahsetmekten daha önemli. Sizin için böyle olmasın, doğruyu tüketin ve doğruyu söyleyin; video oyunları hiçbir dönemdeki şiddetin kaynağı değildir.

Hikâyenin diğer taraflarını sizden duymayı da çok isterim. Bunun için aşağıdaki yorumlar bölümünü kullanabilirsiniz. Sevgi ve oyun ile kalın.

Alparslan Gürlek
Alparslan Gürlek
Oyunların yeni yeni yaygınlaştığı dönemlerde bir çocuk olarak video oyunlarıyla ilk bakışta aşk yaşadım. Age of Empires II ile başlayan yolculuk, kendi oyunumu yapmaya kadar ilerledi. Hala oyun sektöründeyim ve hala o ilk kez Age of Empires II oynayan çocuğun tutkusunu taşıyorum.

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Daha Fazla Atarita

Oyun Gündemi: